Ölüm nedir?
Günahın yani suçun cezasıdır. İsa’nın günahın cezasını çekmesi bir teori değil bir geçektir. O çarmıh üzerinde günahla gerektiği gibi başa çıkmıştır. Tanrı kaybolmuş insana olan sonsuz sevgisi nedeniyle günahlarının örtünmesi ve gazabının başka yöne çevrilerek onların kurtulması için gerekli kefareti ödemiştir. Şimdi size kişisel bir soru. Senin günahların için gerekli kefaretin ödendi mi? Suçluluğun örtüldü mü? Yoksa hala Tanrı’nın gazabıyla karşı karşıya mısın? Veya siz bu soruyu kendi kendinize sorabilirsiniz.
Benim günahlarım için gerekli kefaret ödendi mi? Suçluluğum örtüldü mü yoksa hala Tanrı’nın gazabıyla karşı karşıya mıyım? Bu sorunun cevabı, Luka 18, Bölümde anlatılan vergi memuru ve Ferisi benzetmesi ile açıklığa kavuşur. Her ikisi de Tanrı’ya farklı dua ediyorlardı. Sonunda vergi memuru dilediğine kavuştu. Duaları yanıt buldu. Tanrı’nın gazabı giderildi. Günahları bağışlandı ve İsa Mesih’in sözleriyle:Size doğrusunu söyleyeyim, Ferisi değil, bu adam aklanmış olarak evine döndü. Çünkü kendini yücelten her kes alçaltılacak, kendini alçaltan ise yüceltilecektir.” Luka 18:14
Aklanmış olmak Tanrı katında doğru sayılmaktır
Aklanmak, günahkar ve doğru olmayanın, Tanrı karşısında doğru kılınmış olduğunun yasal beyanıdır. Böylelikle, günahkar tüm suçlarından ve cezalarından kurtulur ve Tanrı katında kabul edilebilir hale gelir. Bu da Tanrı’nın lütfuyla mükemmel Kurbanın bağışlayıcı kanıyla geçekleşmiştir. Tanrı’nın Ferisi’yi doğru saymadığına dikkatinizi çekerim. Benzetmenin mesajı bu noktada çok belirgindir. Doğru işler yapmasına rağmen kendisi doğru sayılmadı. Çünkü o işlerle kendi kendini doğru kılmaya çabalıyordu. Oysa doğru sayılmak Tanrı’nın lütfuyla bir armağan olarak gelir. Ferisinin yaptığı gibi, kişi doğru işlere güvenerek kurtulduğunu zannettiği sürece, doğru sayılmasına olanak yoktur ve daima Tanrı’nın gazabı altında kalacaktır.
Burada İsa Mesih’in vurgulamak istediği, günahkarlar kendi işleri ile kurtulamazlar. Çoğu kişinin sandığı gibi sevaplar insanları kurtaramaz. Sevaplar insanları Tanrı önünde doğru sayamaz. Yalnızca, Tanrı’nın işi, yani O’nun lütfuyla kurtulabilirler. Günahlarından kurtulmak isteyen herkes, bağışlanma kapağına gidip Tanrı’dan kurtuluş lütfunu dilemesi gerekir. Günahların bağışlatılması daima bir iman gerektirir.
Eski Ahitte günahkar elini kuzunun basma koyup günahlarını itiraf ederken, güçlü bir imanla Tanrı’nın kendi günahlarını kuzuya aktaracağına güveniyor ve inanıyordu. Günahkarlar aynı şeyi çarmıhta yaparlar.Kurtuluş mesajı, günahkarların, ellerini mükemmel ve kusursuz kurban. İsa’nın başı üzerine koyarak tüm günahlarını itiraf etmeleri ve Tanrı’ya suçlarını kusursuz kurbana aktarmasını dilemeleri için bir davettir. Çarmıhta akıtılan kanı ile İsa Mesih, bunu yapan her günahkarı bağışlatma kapağına oturtacaktır.