Uroš Jovičić

Bu yüzden günlerimizi saymayı bize öğret ki, bilgelik kazanalım.

Mezmur 90:12

Hayatımızı yaşarken gitmemiz gereken randevular ve işlerimizin teslim tarihleri olur. Bazı insanlar için her yere birkaç dakika erken gitmek doğaldır. Diğerleri için bu, erişmek için çok çabalamaları gereken bir şeydir. Zaman konusunda dikkatli olmamız gerektiğini kendimize sürekli hatırlatmamız gerektir.

Zamanında olmak çaba gerektirir. Bazı randevulara zamanında gitmek diğerlerinden daha önemlidir. Kalkma zamanı geldiğinde on dakika daha uyumak bizi tatmin ediyor mu? Kahvaltı sofrasında diğerlerinin bizi birkaç dakika beklemesinde bir sakınca olmadığını mı düşünüyoruz? Ya bir dişçi randevusuna? Zamanında olmak bir Hristiyan erdemidir.

Genelde bir randevuya geç kalırsak, birisinin bizi beklemesine neden oluruz. Ama bir şeyi ödemenin son günü gibi bir süre bitimini geçirirsek, ceza alırız.

Tanrı’yla olan randevumuz da aynıdır. Günlerimize dikkat etmez ve zamanın aldatıcılığı konusunda dikkatsiz olursak hayattaki seçimlerimize göre sonsuz lanetle ödüllendiririz. Dünyaya ait bilgeliğin peşinden gidip süremizin sonunu unutursak bunu yaptığımız için sonsuzluk boyunca pişmanlık duyarız.

Hayat en iyi durumda bile çok kısadır. Hayatımızın sonundaki randevuda, Mesih, “Gel” dediğinde hepimiz zamanında orada olacağız. Bu hatırlatma, gerçekten uzan olan yaşamı, yani sonsuz yaşamı düşünmemize neden olmalıdır. Mesih’e iman aracılığıyla kurtulmuş olduğumuzdan ve her günü O’nun için yaşadığımızdan emin olmamız gereklidir.

Zamanda dokuduklarımızı sonsuzlukta giyeceğiz.