İsa’nın ölümünde, gömülmesinde ve dirilişinde görüldüğü
gibi, odağında Tanrı’nın açıkça aşağılandığı tarihsel bir olayın
yer aldığı tek göksel din Hıristiyanlıktır. Hıristiyanlık aynı
zamanda insanın kendini Tanrı’ya makbul kılmak için yaptığı
iyilikler yerine, Tanrı’nın, düşmüş günahlı insanı kabul etmek
için yeryüzüne indiğini ileri süren tek dindir. Hıristiyanlık
böylesine bir başlangıçla ve sıradan insanlarla nasıl oldu da
koca Roma İmparatorluğu’nu ve tarihin akışını değiştirebildi?
Bunun yanıtını, siyaset ve kılıç kullanmadan toplumu değiştiren
İncil’in gücünde ve ilk inananların yaşam biçiminde buluyoruz.
Bu insanların mesajı İsa’ydı; yüreklerdeki İsa; fiziksel
dünyayı değiştirmeyi amaçlayan kurumsal kilisenin İsa’sı değil.
Sıradan insanların izlediği olağanüstü dikkate değer bir
kişi olan Nasıralı İsa’nın yaşamı, kültürleri ve insanları nasıl
oldu da bu kadar derinden etkileyip değiştirebildi? Kilise tarihi,
İsa’nm bu dünyaya geldiği günden itibaren kişiliğiyle ve
yayılan mesajıyla dünya üzerinde bıraktığı etkinin tarihidir.