Resim: Orthosie
Sevgili kardeşler, kimseden öç almayın; bunu Tanrı’nın gazabına bırakın… “Düşmanın acıkmışsa doyur; susamışsa su ver. Bunu yapmakla onu utanca boğarsın.” Kötülüğe yenilme, kötülüğü iyilikle yen.— Romalılar 12:19–21
Lauren bağışlamaya nereden başlayacağını bilmiyordu. Ailesi tarafından birçok kez kötü muamele görmüştü. Şimdiyse Lauren, sorumluluk sahibi bir kız olmaya çağrılıyor, eve gelip annesinin son günlerinde yatağının başında beklemesi isteniyordu. Lauren eve dönme konusunda karışık duygular içerisindeydi. Ölmekte olan annesine bakmak istiyordu ama ilişkileri çözümlenmemiş uçsuz bucaksız acılarla doluydu.
İntikam demek, gitmeyi reddederek son sözü söylemek demekti. Ancak bugünkü metin Lauren’ın yüreğini değiştirdi ve Rab’bin onu farklı bir yöne doğru sevk ettiğini hissetti. Rab bize intikamı kendisine bırakmamızı buyurmaktadır. Kendisi, güvenebileceğimiz bir adaletle karşılık verecektir. Bunun yerine, bize düşmanlarımıza iyilik yaparak onları utanca boğmamız öğütlenmektedir. Düşmanlarımıza iyilik yapmak, kendi davranışlarından utanmalarını sağlayabilir ve muhtemelen onları tövbeye yöneltebilir. Düşman tövbe etmese bile, bize haksızlık eden kişinin son günde Yargıç’la ve adil cezayla yüzleşeceğini bilerek huzur duyabiliriz. Bu bilgi yüreklerimizin “kötülüğe yenilmemesini, kötülüğü iyilikle yenmesini” sağlayabilir. Bir başkasına karşı yargı ve intikam günahlarına teslim olmak yerine, Tanrı’nın adil yargısına güvenebilir ve enerjimizi herkese karşı iyilikle yaklaşmak için kullanabiliriz.
Lauren annesinin son ayında evine döndü. İntikamı Tanrı’ya bıraktı. Annesine iyi davrandı. Gerçek anlamda onu besleyip karnını doyurdu ve suyunu içirdi. Son günlerinde bakımevinde ona destek oldu, Tanrı’nın Sözü’nü okudu ve lütuf ilahileri söyledi. Lauren’in iyiliği, beklenmedik bir şekilde annesinin yüreğini yumuşattı. Son günü gelmeden önce Mesih’e iman etti.
Harika Tanrımız, Lauren’ın iyiliğini kötülüğü yenmek için kullandı!
Ne yazık ki, Lauren’ın ailesinin diğer üyeleri annesi gibi karşılık vermedi. Katı yüreklilikle muazzam bir acı kaynağı olmaya devam ediyorlar. Hristiyan sevgisi, Lauren’ı onların tövbe etmesi için duaya zorluyor ve o da böyle yapıyor. Bununla birlikte, Tanrı’nın bilgeliği aynı zamanda ona kötü muameleden korunmak için bu ilişkilerde işlevsel sınırlar koyma özgürlüğünü vermektedir. Romalılar 12:18 şöyle der: “Mümkünse, elinizden geldiğince herkesle barış içinde yaşayın.” Bazen, özellikle taciz edici ilişkilerde barış içinde yaşamak mümkün değildir ve bu kişilerle görüşme kuralları koymak bir günah değil, gerekliliktir. Bağışlamak, kendinizi güvenli olmayan bir duruma koymanızı gerektirmez.
Lauren’ın örneği bize, düşmanınızı sevmenin somut bir meyvesini gösterir. Hepimiz intikamı Rab’bin ellerine bırakma becerisinde gelişelim. Bu, düşmanlarımızı duayla Rab’be teslim etmekle ve yüreklerimizi Ruhu’nun gücüyle doğru tutmakla başlar. Kötülüğe yenilmeyelim, kötülüğü iyilikle yenelim.
Kötülüğe kötülükle karşılık verme ayartınızı itiraf edin. Tanrı’ya ve güvenilir dostlarınıza bunu açıklayın. İntikamı Tanrı’ya bırakmak için dua edin ve bu konuda başkalarından da dua isteyin.