Resim/video: Yuhanna 8:1–11

Tanrı ise bizi sevdiğini şununla kanıtlıyor: Biz daha günahkârken, Mesih bizim için öldü.  —Romalılar 5:8

Din önderleri bir gün İsa’nın önüne zina ederken yakalanmış bir kadın getirdiler. Onun yasanın emrettiği şekilde cezalandırılmasını istiyorlardı, ancak İsa onun serbest bırakılıp günahlarından kurtarılmasıyla ilgileniyordu. İsa, aralarında günahsız olanın ilk taşı atmasını söyleyince kadını suçlayanlar dağıldılar. İsa da bundan sonra kadına, “Ben de seni yargılamıyorum. Git, artık bundan sonra günah işleme!” dedi (Yuhanna 8:11).

Romalılar 5’te Tanrı’nın Pavlus’a büyük vahyi, bizim Kendisine yaklaşmamızı beklemediğiydi. O’nun agape sevgisi, biz sevilebilir biri olana dek beklemez. Tanrı’yı yarı yolda karşılama ya da İsa’nın bitirmeden bıraktığı bir şeyi tamamlamak gibi düşüncelerimiz varsa bunlar hatalıdır. İşin tamamını Tanrı yapar.

Kurtuluş, Tanrı’nın o zina eden kadına verdiği gibi, suçlu ve kendilerini kurtarma konusunda güçsüzlere karşılıksız hediyesidir. İsa, “biz daha günahkârken” bizim için ölmüş olmasaydı (Romalılar 5:8), sonsuza dek günahlı kalırdık.

Bu durumda henüz günahsız kusursuzluğa erişmedik. Ama İsa Mesih’e iman edip günahlarımızdan tövbe ettiğimizde, sevgi dolu kollarını uzatıp bizi günah işlerken kollarına alan Tanrı tarafından günahın gücü ve suçlamasından özgür kılındık. “Biz daha günahkârken, Mesih bizim için öldü.”

Kurtuluşu hiçbirimiz hak etmeyiz—kurtuluş karşılıksız bir armağandır!