Resim: Arnaud Mesureur
Kutsal Kitap’tan Okunacak Bölüm: Matta 18:21–35
Bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız gibi, sen de bizim suçlarımızı bağışla. —Matta 6:12
Başka toprak sahiplerinin kerestelerinin yönetim ve pazarlamasını yapıyoruz, bazen yaptığımız işi takdir etmeyen komşularla uğraşmamız gerekiyor.
Bir keresinde altmış beş yaşındaki bir bayanla aramızda bir olay geçmişti. Kereste kesicimiz bir kaza yapmış, bazı ağaçların üst dalları ve bazı çalılar çalıştığımız mülkün sınırından onun tarafına düşmüştü. Hizmetimizi kullanan arazi sahibi onunla bu konuda konuşmuş ve kadının arazinin köşelerinde herhangi bir hasara neden olmadığımız sürece bir sorun olmadığını söylediğini düşünmüştü. Biz de adam herhangi bir hasar konusunda tüm sorumluluğu üstlendiğinden bunu kabul edip temizlik yapmamıştık.
Bir gün bu bayanın bize çok kızgın olduğunu öğrendiğimizde şaşırdık. Sorumlu kişi ben olduğumdan, hasarın karşılığını ödemeyi kendi görevim olarak gördüm.
Söylediği ilk şey, “O kadar çok kızgınım ki, bu kızgınlığım hiç geçmeyecekmiş gibi hissediyorum!” olmuştu.
Ona barışı sağlamak için ne gerekiyorsa yapmak için gelmiş olduğumu söyledim. Paradan, temizlikten ya da yeni bir çit inşa etmekten söz ettim. Bayan durumu düzeltmek için yapabileceğim hiçbir şey olmadığını söyledi. Her şeyi olduğu gibi bırakmamı, böylece oraya gidip olayı hatırlayıp biraz daha kızabileceğini söyledi.
Rab bu olay aracılığıyla bana, benim de zaman zaman bağışlamaz bir tutum içinde adeta ağaçların üst kısımları ve çalılara sarıldığımı gösterdi.
Tanrı’nın benim oluşturmuş olduğum karmaşayı temizlemesine ve beni paydaşlığına geri almasına izin verdiğimde bana verdiği eksizsiz huzur ve sevinçten ötürü çok minnettarım.
Kişi sevdiği ölçüde affeder.