İçlerinde… bir adam aradım.
Tanrı bu sabah, uzun yıllar önce Hezekiel’e yaptığı gibi bizim de yaşadığımız zamanın aciliyetini iyice anlamamızı istemektedir. Tanrı, “insanoğlu” diye hitap ettiği Hezekiel’e, İsrail oğullarının onları Mısır’daki esaretlerinden kurtardığından o zamana dek Kendisine karşı asilik etmiş olduklarını birçok kereler anlatmıştı. Halk gibi önderler de, tahta, taş ve kilden yapılmış heykellere tapıyordu. Haksız kazanç elde ediyor, insanları kandırıyor ve Tanrı’nın ismini kirletiyorlardı! Tanrı onların arasında duvarı örecek, gedikte durup önünde ülkeyi savunacak, onu yerle bir etmesini engelleyecek bir adam aramış, ama hiç kimseyi bulmamıştı. Kimseyi! Bu yüzden burada, Kildaniler’in elinde tutuklu olan Hezekiel’e hitap edip, “Yaptıklarını kendi başlarına getireceğim” (Hezekiel 22:31) demektedir.
Tanrı’ya sadık olan çok az insan vardır. Günümüzde birçok din önderi Tanrı’nın isminin kirlenmesine neden olmaktadır. Birçok kereler kilise içindeki günahlar ele alınmamaktadır. Bazıları, zina olan boşanma ve yeniden evlenmeyi onaylayacak kadar ileri gitmiş ve Tanrı bunu onaylamadığı halde, onayladığını söylemiştir. Çok sayıda inanlı, paraya Tanrı’nın egemenliğine verdikleri kadar ya da daha çok değer vermektedir ve dünyanın yasa ve adalet sistemine geçmişlerdir.
Hezekiel’in zamanında, insanları Tanrı’dan ayıran günahlardan bazıları bunlardı ve aynı şeyler günümüzde de insanları Tanrı’dan ayırmaktadır.
Tanrı, ülkeyi savunacak doğruluk duvarlarını yeniden inşa edecek sadık adamlar aramaktadır. Gedikte durup Tanrı’nın merhamet etmesi ve yargı getirmemesi için dua edecek insanları aramaktadır.
Yeryüzünün tuzu sizsiniz. Ama tuz tadını yitirirse, bir daha ona nasıl tuz tadı verilebilir?