İncil’de bahsi geçen bölümler: Elçilerin İşleri 13:5114:6; 16:2; 18:23.

Konya’da kentsel yerleşim Frig döneminde başlamıştır. M.Ö. 25 senesinde kent yakınlarında bir Roma sömürgesi oluşturulmuştur ve Grek yerleşkesi (“polis”) Roma sömürgesiyle yan yana büyümüştür. M.S. 135 senesinde İmparator Hadrian döneminde bu iki yerleşke birleşip tek şehir haline gelmiştir. Konya, Pavlus tarafından üç kez ziyaret edilmiştir. İncil’de ki anlatıya göre:

“Yahudiler’in havrasına giren Pavlus’la Barnaba öyle etkili konuştular ki, hem Yahudiler’den hem de Grekler’den çok kişi iman etti. Ama inanmayan Yahudiler, öteki uluslardan olanları kardeşlere karşı kışkırtarak zihinlerini bulandırdılar. Orada uzunca bir süre kalan Pavlus’la Barnaba, Rab hakkında cesaretle konuşuyorlardı. Rab de onlara belirtiler ve harikalar yapma gücü vererek kendi lütfunu açıklayan bildiriyi doğruladı. Yahudiler ile öteki uluslardan olanlar ve bunların yöneticileri, elçileri hırpalayıp taşa tutmak için düzen kurdular. Bunu öğrenen Pavlus’la Barnaba, çevre bölgelere kaçarak oralarda da Müjde’yi yaydılar.” (Elçilerin İşleri 14:1-6)

Görünüşe bakılırsa buradaki kilise cemaati sıkıntılar ve zulümler içersinde ortaya çıkmıştı. Birçok dindar Yahudi tarafından tepki toplamışlar fakat kilise cemaati büyümüştü. Komşu kent Listra’da (Hatunsaray) evlerde toplanan küçük cemaat zaman zaman daha büyük bir cemaata sahip olan Konya’da ki kardeşleri de ziyaret ediyorlardı. İlk yolculuğun sonlarına doğru Pavlus ve Barnaba tekrar Konya’dan geçtiler: “Tanrı’nın Egemenliği’ne, birçok sıkıntıdan geçerek girmemiz gerekir” diyorlardı. İmanlılar için her kilisede ihtiyarlar seçtiler. Dua ve oruçla onları, inandıkları Rabbe emanet ettiler.” (Elçilerin İşleri 14:22-23) Daha sonra, ikinci ve üçüncü yolculuğunda Pavlus buradaki cemaati ziyaret edip teşvik etmiş ve böylece cemaatin sağlam temellerini pekiştirmişti. Bu dönemden kalma Roma eserlerini görmek isteyenler Konya’daki Arkeoloji müzesini ziyaret edebilirler.

© Kutsal Kitap ve Arkeoloji

KAYNAKÇA: